Bilinç

Hayatın içinde bir çok farklı davranış ve düşünce şeklimiz vardır. Hepimiz benzer ya da farklı olaylar yaşar ve tepkileri kendimize göre veririz Bunun sebebini hiç düşündünüz mü? Gelin birlikte inceleyelim.

Bilinçaltı, beynin (bilincin farkında olmadan) bilinçdışı çalışan, bazı istemsiz kasları yöneten, duyu organiarıyla algılanabilen her şeyi an be an kaydeden ve kendince de uygun gördüklerini uygun gördüğü anlarda da ortaya çıkaran bilince de uygula emri veren beynin bir sistemidir.

Örneğin, bisiklete binmeyi bir kez öğrendiğinizde bunu unutmazsınız aynı şekilde araba kullanmak da bilinçaltının yaptığı kayıt sistemidir ve zamanı gelince yani siz bir direksiyon başına geçtiğinizde öğrenme aşamasında hangi şekillerle ve uygulamayla tarif ettiyseniz o sizin bilinçaltınıza işler ve uzun süre sonra direksiyon başına geçtiğinde bilinçaltınız arabayı kullanırken, müzik dinleyerek trafik ışıkları ve yolu takip eden bilincinizdir.

Bilinçaltına kaydolmuş bir bilgiyi yenilemek için zamanda bilinçaltına kaydettiğimiz bir alışkanlığımız varsa bunu yok etmek için de yine bir o kadar süre gerekebilir. Evde çekmecelerinin içlerindeki eşyaların bazılarının yerini değiştirdiğinizde bir süre daha o şeyi alırken eski yere elinizin gittiğini göreceksiniz.

Bilinçaltı

Yoğun tempomuz işlerimiz gibi sebeplerle kendimizle ilgilenmeye fırsatımız dahi olmuyor. Bilinçaltı bizim her gün yaptığımız birçok işi otomatik bir şekilde yapıyor. Yanı uyandığınızda yaptığınız kahvaltıdan tutun da oturma şeklinize kadar kendi kendine çalışan bir sistemdir. Küçüklüğümüzden bu yana duyduğumuz birçok söz, edindiğimiz bilgiler de burada kayıt altında. Bir bebeğe annesinin hazırlamış olduğu uyku düzeni uzunca zaman devam eder, bebek büyümeye başladıkça kendine göre yeni uyuma şekilleri de geliştirir.  Vücudun uykuya geçmesi otomatik olarak gerçekleşirken uyurken yattığımız yatağın konforu giydiğimiz pijamalar veya uyumadan önce süt içme isteğimiz gibi bir takım alışkanlıklar da annelerimizden gelen ve üst bilincin severek yaptığı işlerdir.

Vücudumuzdaki hastalıklarımızın, talihsizlik diye adlandırdığımız bir takım işlerimizin, karşımıza gelen insanların bile bilinçaltımızda yeri vardır ve bu yaşamımızı derinden etkiler. “Hep benim başıma geliyor ya da sürekli aynı şeyi yaşıyorum” gibi kalıplar bilinçaltında temizlenmesi, dönüştürülmesi gereken olayların olduğunun işaretidir. Herşey birbiriyle bağlantılı olduğu için kendi iç dünyanızda yaptığınız çözümlemeler yeni bakış açıları kazandırmasının yanısıra yaşamınızda büyük değişikliklere yardım eder. 

Bir çalışmayla desteklemek gerekirse; Gözlerinizi kapatıp bir kaç dakikalığına 6 yaşınızı düşünmeye çalışın. Önce hatırlayamazsınız ancak beyninize 6 yaşımı hatırla komutu verdiğinizde beyin sizi o yaştaki bir anıya götürecektir. O anınız üzülmüş olduğunuz bir gün olabilir, mutlu bir gün de olabilir. Anı da şimdiki halinizle dolaşıp 6 yaşınızdaki halinize baktığınızda büyüdüğünüzü ve aslında o üzüldüğünüz olayın sadece 6 yaşında bir çocuğun üzülebileceği bir olay olduğunu düşündüğünüzde anı artık bedeninizde hissiz bir kayıt olmaya başlar. Bu da birçok hastalığın ve talihsizliğin önüne geçer. Çünkü bizler öğrendiğimizi uygulamak ve olayların sorumluluklarını almak durumundayız.

Bilinçaltında üzerine daha birçok anı yazılmış eski kayıtları değiştirmek, zamanla birlikte akmaya fayda sağlar.

Bilinçaltı dediğimiz olguyu hepimiz bildiğimize göre üst bilinç konusuna değinecek olursak an’da olmayı örnek olarak verebiliriz. Yürüme konuşma uyuma isteği vs gibi yaşamsal alışkanlıklar bilinçaltımıza kodladığımız şeyler doğrultusunda harekete geçer. Fakat üstbilinç daha zihinsel, güzel çirkin, doğru yanlış gibi duygusal kısımlara yön verir ve istediği anıyı bilinçaltına gönderir.

Geçmiş bir düşünce ve istemeden yaptığınız ya da yapmaktan sıkıldığınız bir eylem varsa ve hayatınız olduğu yerde duruyorsa bilinçaltımızın derinliklerine inme vakti gelmiştir. Bize ait olmayan ama hala içimizde dolaşan ses kayıtlarını incelemek gündelik yaşantımıza müthiş bir değişim kazandıracaktır.

Reyhan İldaş Türkiye’de ThetaHealing Tekniği kurucusu ViannaStibal’ın tüm derslerini vermeye yetkili lisanslı eğitmen ve uygulayıcıdır. Ayrıca  ICF Akreditasyonuna tabii olan 147 PCC eğitmenden biridir.